Kocaeli’nin Saraylı Mahallesi’nde, her yıl olduğu gibi bu yıl da 17 Ağustos Marmara Depremi anma etkinlikleri coşku ve hüzünle gerçekleştirildi. Depremde hayatını kaybedenlerin anısına düzenlenen anlamlı tören, 17 Ağustos Mezarlığı’nda yapıldı. Ailelerin, yetkililerin ve ilçe sakinlerinin buluştuğu bu gün, yaşanan acıların unutulmaması amacıyla bir araya gelindi.
Gölcük Belediyesi’nin Anma Programı
Gölcük Belediyesi koordinasyonunda düzenlenen anma programında, katılımcılar hep birlikte Kur’an-ı Kerim okudu ve dua etti. Etkinlikte, ölenler için rahmet, geride kalanlar için sabır dilendi. Gölcük Belediye Başkanı Ali Yıldırım Sezer da programa katıldı ve topluma desteğini ifade ederek, “Geçmişte yaşanan bu büyük felaketin izlerini daima hatırlamalıyız.” dedi. Başkan Sezer, toplumsal hafızanın önemine vurgu yaptı ve bu tür etkinliklerin bilinçlendirme açısından kritik olduğunu belirtti.
Yürek Burkan Hikayeler
Depremde Gölcük Deniz Ana Üs Komutanlığında görevli olan astsubay oğlunu kaybeden İsmail Turgut (81), her yıl rutin olarak mezarlığı ziyaret ettiğini söyledi. Oğlunu 28 yaşında kaybetmenin yarattığı derin acıyı her yıl daha da hisseden Turgut, deprem gününde yaşanan trajediyi dile getirdi. Eşinin de bu olay sonrası felç geçirdiğini belirten Turgut, “Her yıl buraya geliyoruz çünkü acımız dinmiyor. Bu yarayı asla unutamayız,” dedi.
Depremin Acısı Geçmiyor
Oğlunun kaybının hayatındaki etkilerini anlatan İsmail Turgut, “Her deprem olduğunda yaşadıklarımızı yeniden yaşıyoruz. Hafif sarsıntılar bile bizi etkiliyor,” şeklinde konuştu. Rahat bir hayat süremedikleri için acılarının her zaman taze kaldığını belirten Turgut, oğlunun çalışkan ve samimi bir insan olduğunu hatırlatarak, kaybın derinliğini gözler önüne serdi.
Bu anlamlı anma programları, 26 yıl önce yaşanan büyük felaketi unutturmamak ve depremde kaybettiklerimizi saygıyla anmak için düzenlenmeye devam ediyor. Düzenlenen etkinlikler, toplumu deprem bilinci konusunda bilinçlendirmek ve dayanışmayı güçlendirmek amacıyla büyük önem taşıyor. 17 Ağustos, sadece bir anma değil, aynı zamanda gelecekteki felaketler için bir ders niteliğinde olmalıdır. Bu bağlamda yapılan etkinlikler, toplumsal dayanışmayı da artırmaya yönelik katkılarda bulunmaktadır.