İngiltere’nin başkenti Londra, Palestine Action grubuna destek için düzenlenen protestolarla sarsıldı. 5 Temmuz tarihinden itibaren yasaklı organizasyon olarak görülen bu grup, bu hafta sonu Parlamento Meydanı’nda bir eylem gerçekleştirdi. Eylem, yerel saatle 13.00’da başladı ve çok sayıda kişi, grup destekçisi olarak gösterilere katıldı. Ancak Londra Metropolitan Polisi, protestoların yasaklı bir gruba destek amacı taşıdığını hatırlatarak kalabalığa müdahalede bulundu.
Parlamento Meydanı’nda Protestolar Yoğunlaştı
Yaşanan olaylar, Defend Our Juries adlı sivil toplum kuruluşunun çağrısıyla gerçekleşti. Protestocular, yanlarında boş pankartlarla “Soykırıma karşıyım, Palestine Action’ı destekliyorum” yazdı. Londra Metropolitan Polisi ise bu gösteriyi yasaklı olduğu gerekçesiyle durdurdu. Gözaltılar, çok sayıda kişinin kalabalık arasından alınmasıyla hız kazandı. Olay esnasında gözaltına alınanların sayısının yüzleri bulduğu bildirildi.
Geçmişteki Gözaltılar Dikkat Çekiyor
Palestine Action grubuna yönelik yasaklar, sadece bu gösteriyle sınırlı değil. Sürecin başlangıcı, 9 Ağustos 2023 tarihinde yapılan bir başka eylemde 500’den fazla kişinin gözaltına alınmasıyla başlamıştı. Bu durum, grup üyelerinin aktivizm faaliyetlerinin artarak devam ettiğini gözler önüne seriyor.
Yasak Kararının Alınması
Palestine Action’un terör örgütü kabul edilmesine giden süreç, 20 Haziran 2023 tarihinde gerçekleştirilen bir eylemle tetiklendi. Aktiviteler sırasında, grup üyeleri RAF Brize Norton hava üssünde iki İngiliz askeri uçağının motorlarına kırmızı boya püskürttü. Bu eylem, grubun Orta Doğu’da gerçekleştirilen askeri operasyonlara karşı çıkışlarının bir parçası olarak değerlendirildi. Bu olayın ardından İçişleri Bakanı Yvette Cooper, grubu Avrupa’da aşırı sağcı örgütlerle birlikte terör örgütü olarak ilan etme önerisini parlamento gündemine taşıdı. Tasarı, 2 Temmuz’da Avam Kamarası ve hemen arkasından da Lordlar Kamarası’nda onaylandı.
İç Hukukta Ağır Yaptırımlar Bekleniyor
Palestine Action’a yönelik yasaklığın getirilmesi ile birlikte, bu gruba destek verenlerin 14 yıla kadar hapis cezasıyla karşılaşması gerektiği bildirildi. Ayrıca, grubun adını taşıyan tişört ya da rozet takmanın 6 aya kadar hapis cezasıyla sonuçlanabileceği ifade ediliyor. Bu durum, hükümetin protesto eden gruplara karşı daha sert bir tutum benimsediğini gösteriyor.
Dünya Genelinde Tepkiler Neydi?
Bu eylemler yalnızca İngiltere ile sınırlı olmayıp, dünya genelinde benzer protestsalar ve destek faaliyetleri ile karşılaşılabilir. İnsan hakları savunucuları, aktivist grupların seslerinin kısmaya yönelik tehditlerle karşı karşıya olduğuna dikkat çekiyor. Ayrıca, hükümetin bu tür yasakları genişletme çabası, uluslararası platformlarda da ciddi tartışmalara yol açıyor.
Palestine Action’a yönelik saldırı ve yasakların İslami organizasyonlar üzerinde nasıl bir etki yaratacağı ise merak ediliyor. Uzmanlar, bu tutumun toplum içindeki kutuplaşmayı artırabileceğini, sosyal huzursuzluk ve radikalleşme eğilimlerini tetikleyebileceğini vurguluyor. Protestoların ve eylemlerin geleceği ise belirsizliğini korumaya devam ediyor. Ancak şu ana kadar, birden fazla kişinin gözaltına alınmış olması, hükümetin bu konudaki sert tutumunu teyit ederken, daha fazla eylemi teşvik edebilir.