Türkiye, 2025 yılının ilk yarısında güneş gözlüğü ithalatında dikkat çeken bir artış yaşadı. 1 Ocak – 30 Haziran tarihleri arasında, toplam 3 milyon 902 bin 388 adet güneş gözlüğü ithal edilerek, bu işlem için 138,5 milyon dolar harcandı. Bu veriler, Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) tarafından sağlanan Özel Ticaret Sistemi verilerine dayanmaktadır.
Güneş gözlükleri, zararlı ultraviyole (UV) ışınlarından koruma sağlamanın yanı sıra, yaz aylarında şıklığı tamamlayan bir aksesuar olarak da öne çıkıyor. Yaz mevsimi geldiğinde artan güneş gözlüğü talebi, Türkiye’de yerli üretimi canlandırırken, küçük ve orta ölçekli işletmelerin de desteklenmesine olanak tanıyor.
İthalatta İtalya Zirvede, Çin Adet Bazında Önde
İthalat verilerine göre, %60’lık bir pazar payı ile İtalya, Türkiye’nin en büyük güneş gözlüğü tedarikçisi oldu. 2025 yılının ilk yarısında İtalya’dan 1 milyon 651 bin 533 adet güneş gözlüğü ithal edilerek, toplamda 82,2 milyon dolar ödenmiştir.
Çin ve Diğer Ülkelerden Yapılan Alımlar
İtalya’nın ardından en çok ithalat yapılan ülke ise Çin oldu. Bugüne kadar 1 milyon 787 bin 801 adet gözlük ithal edilmiş ve buna 35,2 milyon dolar harcandığı açıklandı. Türkiye pazarında öne çıkan diğer ülkeler:
- Tayland: 114 bin 753 adet – 5,7 milyon dolar
- Japonya: 43 bin 443 adet – 5,5 milyon dolar
- Fransa: 7 bin 595 adet – 2,8 milyon dolar
Türkiye’nin İhracat Performansı da Göz Kamaştırıyor
Hem ithalat hem de ihracat rakamlarına bakıldığında, Türkiye 2025 yılının ilk yarısında 5,4 milyon dolar karşılığında 190 bin 752 adet güneş gözlüğü ihraç etti. İhracat yapılan ülkeler arasında en dikkat çekeni Azerbaycan oldu; bu ülkeye 32 bin 936 adet gözlük gönderilerek 1,3 milyon dolar gelir sağlandı. Diğer önemli ihracat noktaları:
- KKTC: 15 bin 769 adet – 1,2 milyon dolar
- Suudi Arabistan: 25 bin 175 adet
- İtalya: 11 bin 297 adet
- BAE: 10 bin 846 adet
2025 yılının ilk yarısında Türkiye, gözlük pazarında hem ithalat hem de ihracat açısından oldukça dinamik bir dönem geçiriyor. Özellikle İtalyan güneş gözlüklerinin Türkiye pazarında liderliği sürdürdüğü görülüyor. Bu durum, Türkiye’nin uluslararası ticaret kapasitesini güçlendirirken, yerli üretimi destekleyici bir kısım olarak da değerlendiriliyor.